Paths of Glory Hakkında
İtalyan senarist / yazar Humphrey Cobb'un "Paths Of Glory" adlı romanından uyarlanan, sinema dehası Stanley Kubrick'in yönetmenliğini yaptığı "Paths Of Glory", Almanlarla savaş içerisinde olan Fransız askerlerinin psikolojisini ve savaşın Fransa tarafını yöneten generallerin taktiklerini ve disiplin anlayışlarını anlatan, başarılı bir savaş filmi.
George Broulard, bir Fransız generalidir. Almanlarla çarpışan askerlerine, Ant Tepesi'ni (Ant Hill) işgal emri verir. Alman askerleriyle savaşa giren Fransız askerleri ise, psikolojik olarak çarpışmaya hazır olmalarına rağmen, Almanlar'ın öldürücü güçlerine tanık olunca, geri çekilirler. Siperini terkedip, Alman sınırına yaklaşan her Fransız askeri, cansız bedeniyle geri dönmektedir ve birliklerinin yokolduğunu gören yüzlerce asker, siperini terketmez.
Durumu uzaktan izleyen General Mireau, askerlerin siperlerinde kalmasını 'korkaklık' olarak görür ve durumu sindiremez. Alman kurşunlarından kaçan birliklere ceza vermek ve diğer askerlere 'ibret' olması için, kendi askerlerine 'ateş emri' verir. Yani, General Mireau, siperinde kalan askerlerine ceza vermek için ateş eettirecektir. Emri telefonla yapan General, reddedilir. Verdiği emrin yerine getirilmemesi, General Mireau'nun onurunu zedeler ve 'korkak' askerlerden 100 tanesini idam etme kararı alır.
Askerlerin psikolojisini anlayan ve anlayış gösteren tek kişi, Albay Dax'tır. Ancak ne var ki, Dax'ın yetkisi, General'in emrini geri çevirmeye yetecek kadar güçlü değildir. Yine de, emre karşı duran Albay Dax, durumu askeri mahkemeye taşır. Mahkemeden önce, Dax ve diğer generaller arasında yapılan toplantıda, 100 yerine, '3 askerin infazı' olarak değişen karar, asker hayatını önemseyen Dax'ı tatmin etmez ve kurayla seçilen 3 kişinin hayatını korumak için savunmaya geçer.
Mahkeme günü, askerlere sorulan sorular, suçlamaya yöneliktir; Alman askerlerine karşı 'psikolojik reddetme' olan durum, 'korkup, geri çekilme' olarak kayıtlara geçer ve üç asker, 'günah keçisi' seçilerek infaz edilir. Askerlerin hayatını kurtarmak için elinden geleni yapan Albay Dax, infaza karşı sessiz kalmayacaktır.
Der liebt' sein Mädchen ein ganzes Jahr,
|: Ein ganzes Jahr und noch viel mehr,
Die Liebe nahm kein Ende mehr. :|
2. Der Knab' der fuhr ins fremde Land,
Derweil ward ihm sein Mädchen krank,
|: Sie ward so krank bis auf den Tod,
Drei Tag, drei Nacht sprach sie kein Wort. :|
3. Und als der Knab' die Botschaft kriegt,
Daß sein Herzlieb am Sterben liegt,
|: Verließ er gleich sein Hab und Gut,
Wollt seh'n, was sein Herzliebchen tut. :|
4. Ach Mutter bring' geschwind ein Licht,
Mein Liebchen stirbt, ich seh' es nicht,
|: Das war fürwahr ein treuer Husar,
Der liebt' sein Mädchen ein ganzes Jahr. :|
5. Und als er zum Herzliebchen kam,
Ganz leise gab sie ihm die Hand,
|: Die ganze Hand und noch viel mehr,
Die Liebe nahm kein Ende mehr. :|
6. "Grüß Gott, grüß Gott, Herzliebste mein!
Was machst du hier im Bett allein?"
|: "Hab dank, hab Dank, mein treuer Knab'!
Mit mir wird's heißen bald: ins Grab!" :|
7. "Grüß Gott, grüß Gott, mein feiner Knab.
Mit mir wills gehen ins kühle Grab.
|: "Ach nein, ach nein, mein liebes Kind,
Dieweil wir so Verliebte sind." :|
8. "Ach nein, ach nein, nicht so geschwind,
Dieweil wir zwei Verliebte sind;
|: Ach nein, ach nein, Herzliebste mein,
Die Lieb und Treu muß länger sein. :|
9. Er nahm sie gleich in seinen Arm,
Da war sie kalt und nimmer warm;
|: "Geschwind, geschwind bringt mir ein Licht!
Sonst stirbt mein Schatz, daß's niemand sicht. :|
10. Und als das Mägdlein gestorben war,
Da legt er's auf die Totenbahr.
|: Wo krieg ich nun sechs junge Knab'n,
Die mein Herzlieb zu Grabe trag'n? :|
11. Wo kriegen wir sechs Träger her?
Sechs Bauernbuben die sind so schwer.
|: Sechs brave Husaren müssen es sein,
Die tragen mein Herzliebchen heim. :|
12. Jetzt muß ich tragen ein schwarzes Kleid,
Das ist für mich ein großes Leid,
|: Ein großes Leid und noch viel mehr,
Die Trauer nimmt kein Ende mehr. :|