Okul Tirasi Hakkında
Yusuf ve en yakın arkadaşı Memo, Doğu Anadolu'nun dağlarında gözlerden uzak Kürt erkekleri için bir yatılı okulda öğrencidir. Memo esrarengiz bir şekilde hastalanınca Yusuf, arkadaşına yardım etmek için okulun baskıcı yetkililerinin koyduğu bürokratik engellerle mücadele etmek zorunda kalır. Ancak görevli yetişkinler, Memo'nun durumunun ciddiyetini nihayet anlayıp onu hastaneye götürmeye çalıştıklarında, okul ani, yoğun bir kar yağışı altında kaldı. Hiçbir çıkış yolu olmayan ve artık yardıma ulaşmak için çaresizce, öğretmenler ve öğrenciler, zaman acımasızca ilerlerken ve tükenmekle tehdit ederken kinlerin, suçluluk duygularının ve gizli sırların ortaya çıktığı bir suçlama oyununa girerler.
Bu yapım bir sistem eleştirisi ve gözlerimize değil insanlığımıza hitap ediyor..
İnsani duygularımızdan korkunun aşağıdan yukarıya yükselen domino etkisi yapımın en kayda değer olayı olarak ön plana çıkıyor..
Aksiyon, teknolojik film ve kısaca klasik Hollywood yapımlarına benzer bir film bekleyen arkadaşlar uzak dursun, çünkü bu yapıma konu olanlar bizim; doğu ile batıyı ayıran kırılgan gerçeklerimiz..
Çocuk yetiştirmek sövgü ile olmaz her yerde ilgi ve sevgi ile olur..
Film; öğrenci bile olamayacak duyarsız insanların öğretmen vasfı ile işe koyuldukları bir okulda ''çocuk mu yetiştiriyorsunuz ülkenize düşman mı?'' dedirtecek tarzda, buna eğitim diyemiyorum yaptıkları uygulamaları anlatıyor...
Kendilerine öğretmen diyen bu zihniyet ''salla başı al maaşı''ndan farklı bir evreye geçememiş..
Doktorların yaptığı Hipokrat yemininin bir benzerini öğretmenlerimiz de yapsaydı hiç fena olmazdı, gerçek ve özverili öğretmenlerimizin gönül yeminlerini bu söylediklerimden pozitif ayrıştırıyorum..
Eskiden bir Tarık abi vardı böylesine kanayan yaralara parmak basmış, bu tür duyulmayan sessiz çığlıklara öncü olmuş, filmi izlerken o ve filmleri geldi aklıma..
Devletimizin vatandaşlarını liyakatsiz insanların eline bırakmaması dileği ile..
Yerli yapımlarda ivmeyi yükselten sitemize sonsuz teşekkürlerimle...