Breakfast at Tiffany's Hakkında
Amerikan sinemacı Blake Edwards'ın yönetmenliğini üstlendiği 1961 yapımı sinema filmi "Breakfast at Tiffany's" (Fiffany'de Kahvaltı), ülkemizde 1963 seneninde vizyona girdi. Truman Capote'nin (bkz. "Capote", "Infamous") aynı isimi taşıyan kitabından uyarlanan filmde Oscar Ödüllü oyuncu Audrey Hepburn ve 1994 yılında yaşamını yitiren oyuncu George Peppard rol alıyor. Ayrıca, Oscar Ödüllü Amerikan oyuncu Patricia Neal ve 2003 yılında yaşamını yitiren oyuncu Buddy Ebsen de filmde bulunmakta. Filmle alakalı garip bir notu da ilave edelim; Capote, kitabının film olacağını öğrenince Hepburn'un oynayacağı başkarakter için Marilyn Monroe'yi düşünmüş. Marilyn, bilinmeyen nedenlerden dolayı filmde bulunmadı ve 1962 yılında yaşamını yitirdi.
Holly, bir apartman dairesinde yalnız başına yaşayan, hayatın sadece eğlenceli tarafını gören, umarsız ve hayatını erkeklerden aldığı paralarla sürdüren genç bir kadındır. Tesadüfen tanıştığı ve üst katına taşınan genç adam Paul ise, Holly ile daha ilk günden acayip bir ilişki içerisine girmiş, genç kızın hızına zor da olsa ayak uydurmuştur.
Zengin erkeklerle yemeğe çıkıp, para alan Holly, arkadaş canlılığı sayesinde yeni komşusu Paul ile giderek yakın bir arkadaşlık kurar. Lakin, isimsiz kedisi ve kendisine ait olmayan isimiyle mutluluk oyunu oynayan genç kadın, çok geçmeden hayatın eğlenceli olmayan istikametiyle de tanışacaktır.
Filmdeki ünlü repliği de yazayım buraya:
"Sen korkaksın. Cesaretin yok. Hayatı olduğu gibi kabul etmekten bile korkuyorsun. İnsanlar aşık olur. İnsanlar birbirlerine ait olur. Çünkü gerçekten mutlu olabilmenin tek yolu budur. Kendine özgür ruhlu, vahşi şey diyorsun. Ve birisi seni kafese kapatacak diye korkuyorsun. Bebeğim, sen zaten kafestesin. Kendi kendini kafese kapatmışsın. Kafes nereye gidersen git seninle. Çünkü nereye kaçarsan kaç yanında götürüyorsun."