When They See Us Hakkında
Gerçek olaylardan uyarlanan When They See Us, gerçek bir hikayeyi ekrana taşımaya hazırlanıyor. Daha sonra Central Park Five adıyla tanınan beş siyahi genç, işlemedikleri bir suç yüzünden hüküm giyer. Central Park’ta koşu yapan bir kadına cinsel saldırı suçlamasıyla tutuklanan Antron McCray, Kevin Richardson, Yusef Salaam, Raymond Santana ve Korey Wise ülke çapında ses getirecek bir davanın aktörleri alacaktır. Ava DuVernay’nin yarattığı, senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini üstlendiği dizi, yürütücü yapımcılar Jeff Skoll, Jonathan King, Oprah Winfrey, Jane Rosenthal, Berry Welsh ve Robert De Niro’nun imzasıyla ekrana taşınıyor. Netflix'in dört bölümlük mini dizisi When They See Us'ın oyuncu kadrosunda Michael K. Williams, Vera Farmiga, John Leguizamo, Felicity Huffman, Niecy Nash, Blair Underwood, Christopher Jackson, Joshua Jackson, Omar J. Dorsey, Adepero Oduye ve Famke Janssen boy gösteriyor.
-“bize başka ne türlü davramıyorlar ki.. Bence can alıcı kelimeler olsa gerek. Dizinin birinci bölümünde en can alıcı acı gerçekler bu kelimlerde saklı. İşin acı kısmı siyahi kardeşlerimize ırkçılık devam ediyor. Medeni olmakla övünen batı halen bir adım ileriye gitmemiş. Dizinin gerçek olması tüylerimi diken diken etmekle kalmıyor benim dünyaya olan umudumu daha da yitirmeme neden oluyor. Bu olay gerçek yaşanmış Central Park Olayı. Polis departmanındaki sarışın kadın ırkçı olduğunu kullandığı her kelimeyle belli ediyor. Nasıl oluyorda daha reşit olmayan çocukların ailesinden biri olmadan veya avukatı olmadan sorgulanıp zorla ifade alınıp ifadesi kayda alınabiliyor. 1989 yılında yapıldığı göz önüne alınırsa ırkçılığın tavan yaptığı bir dönemde olması anormal bir durum değil. Polisler gözü dönmüş şekilde hukuksuzca şeyler yapıyorlar. İşkence, zorla ifade alma hatta istedikleri şeyleri zorla söyletme, imzalatma,bunları kayda alma olayı kurguluyorlar resmen mantık hatalarını aradan çıkarmak için olmayan şeyleri oluşturuyorlar. Yani o çocukları suça göre organize ediyorlar. İnanılmaz bir şey insanın tüyleri diken diken oluyor. Sistemin adaletsiz oluşu o kadar tehlikeli ki bir gün sorgusuz sualsiz evden alınıp bir suça eklenebilirsiniz. Bu ırkçlığın devam ediyor oluşu da bir arpa boyu yol alınmadığını gösteriyor insanlık adına. ABD'nin New York eyaletinde, 1989'da Central Park'ta beyaz bir kadına tecavüz ve darp suçlamasıyla içeri atılan 6 gençten sonuncusu Steve Lopez, hakkındaki suçlamalardan beraat etti. 26 temmuz 2022 yılına ne acı değil mi sistemdeki ırkçılık yüzünden çalınan yıllar. Çok yazık. Yazdığım şeyi şöyle bitirmek isterim. İnsanlar ne doğduğu yeri, ne dilini ne dinini ne cinsiyetini bunu söylediğimde lütfen yanlış anlamayın ne rengini seçme şansına sahip değil. Sadece ''CAN'' ız.